Yapın kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mamulat, Masnuat
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mısra
Velinimet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Halaskâr, Hami, Havadar, Bağışçı
Ululamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlamak, Ulu Tutmak, Ulu Tanımak
Zıddiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelişki, Tenakuz, Uyuşmazlık, Karşıtlık
Uzaklanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazlanmak
Mükellef kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Ağır, Özenli; Yükümlü
Alık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşkın, Düşüncesiz, Beceriksiz, Akılsız, Aptal, Bön, Budala, Sersem
Vahşet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yabanıllık, Korku
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Büyük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aka, Geniş, Yetişkin, Önemli, Ülken, Makro, Çok, Koca, Kocaman, Kodaman, Muhteşem, Yüce
Teraküm Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Yığılmak
Fraksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüngü, Bölüntü, Hizip
Dışsatım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhracat
İrrasyonel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usdışı
Segmantasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesimleme
Yazılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaydolmak, Geçmek, Girmek, Sevmek
Burum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büklüm
Mahbes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi
İlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahretmek, Beddua Etmek
Kırışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek, Paylaşmak, Yok Etmek
Paniklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ürkmek
Bozum Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak
Aymaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Gafil
Emekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekaüt, Zor, Mütekait
Havut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deve Semeri
Çalapaça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorla Yürüterek, Sürükleye Sürükleye
Cin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı, zeki, Uyanık Kimse
Savacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haberci, Müjdeci
Arkadaşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dostluk, Yârenlik, Yoldaşlık, Refiklik, Tomdaşlık, Hempalık, Omuzdaşlık, Ünsiyet, Şeriklik
Pedagog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimci, Eğitimbilimci
Yakınlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaklaşmak
Yezne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damat, Enişte, Güvey
Metronom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarkaç
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.