Yağınç kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Düzen, Suikast
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Himayecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İltimas
Ateş Balığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sardalya
Bakı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teftiş, Fal
Ayrışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Türlü, Çeşitli, Ayrı Türden, Çeşit Çeşit, Muhtelif, Heterojen
Mertebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Derece, Kat, Rütbe, Safha, San, Basamak, Yalım
Şiddetlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Körüklemek, Pompalamak
Ekip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Grup, Kol, Takım, İş Takımı
Mutlakiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saltçılık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kışır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk
Döşekçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Minder, Şilte
Terslik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksilik
Omur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fıkra, Fikar
Dayatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Empoze Etmek
Koruyucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hami, Kalkan, Muhafız, Vaki
Yayın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşriyat, Eser, Yapıt
Fonolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sesbilimci
Meğer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meğerse, Oysa, Oysaki, Sen Deme
Rölyef kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabartma
Diğeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Öbürü, Öteki
Şakadan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahsus
Yorum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tefsir, Şerh
Ne İçin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neden
Anıklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hazırlamak
Seyran Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezinmek, Gezmek
Köpyak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehram, Piramit
Çerçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezginci Esnaf; Tuhafiyeci
Yağday kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Hâl, Vaziyet
Zırvalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşboğazlık Etmek, Cefengiyat Söylemek, Saçmalamak
Tapınak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mabet
Vızıldanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak, Yakınmak
İştahlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstekli
İzbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basık, Loş, Nemli, Kuytu; Sapa
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.