Seyran Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gezinmek, Gezmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Korner kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köşe
Emir Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komut Vermek
Hedef kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Erek, Garaz, Gaye, Maksat, Uğur, Ülkü
Dideban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi, Gözcü, Nöbetçi
Azap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ezinç, Büyük Sıkıntı, Emge, Eza, Cefa, Eziyet, İşkence
Ahlaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mazbut
Gurbet Acısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
Ekenek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezra
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Samimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Candan, Halisane, İçli Dışlı, İçten, Senlibenli
Pufla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabarık, Yumuşak, Kaba
Girizgâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giriş
Ayla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağıl, Hale
Senkronik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşanlı
Balans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denge, Muvazene
Poligon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çokgen, Atış Alanı
Bodrum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zirizemin
Tövbekâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tövbeli
Hissiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygular
Tekâmül Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek
Vaziyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Konum, Hâl, Tavır, Yer
Bakım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özen, Hizmet
Kımıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Debelenmek, Deprenmek, Kımıldanmak, Kıpırdamak, Oynamak, Sallanmak
Topografya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerbetim
Fellah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi
Kovan Otu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Melisa, Oğul Otu
Takdirname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takdir
Muaraza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Kavga
Görmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Almak, Anlamak, Bakmak, Çıkmak, Değerlendirmek, Gezmek, İzlemek, Karşılaşmak, Kavramak, Rastlaşmak, Seçmek, Seyretmek, Sezmek, Vermek, Yaşamak
İnfisah Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Dağılmak, Kokuşmak
Savsak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhmalci, İhmalkâr, Müseyyep
Çökmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkılmak, Oturuvermek, Basmak, Batmak, Çömelmek, Çürümek, Göçmek
Doku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nesiç
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.