Ulusalcı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Milliyetçi
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Zaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vakit, Süre, Müddet, Devir, Dönem, Mevsim, Çağ, Bugün, Dakika, Devran, Gün, Saat
Piçin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maymun
Işıldayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlak
Cennet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aden, Uçmak, Behişt, Uçmağ
Yoğaltım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüketim, İstihlak
Sempozyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi Şöleni
Nispilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzafiyet
Kadim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Ezelî, Aşnı, Bayrı, Çoktan Ki
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İtinasızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhmal
Tekabül Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılamak
Susak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Salak, Susamış
Mukassır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fail
Kıfıllamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kilitlemek
Kandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak, Ayarlamak, İkna Etmek
Kaşkaval kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Sersem
Uyuzlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuz
Uygun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elverişli, İyi, Makul, Munis, Mutabık, Muvafık, Münasip, Müsait, Şayan, Şık, Tatminkâr, Usturuplu, Yarar, Yaraşıklı, Yerinde, Yakışır, Yaraşır, Uz, Yararlı
Duyuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şiar, İntiba
Kalıtım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrsiyet, Soya Çekim, Veraset
Görünmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Başlamak, Benzemek, Gelmek, Göstermek, Gözükmek, Tezahür Etmek, Zahir Olmak, Mevcudiyetini İzhar Etmek
Yalancıktan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalandan, Düzmece
Bile Bile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasten
Derman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Takat, Mecal; İlaç; Çıkar Yol, Çare
Korumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak
Nefaset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nefislik, Güzellik, Oflazlık
Parlamenter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Milletvekili
Kalitesizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Niteliksizlik
Namına kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerine
Tebligat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirimler, Bildiriş
Yiyecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azık, Gıda, Rızık, Taam, Kayıt, Mekulat
Muhacir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göçmen
Tertip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Düzenleme, Sıralama, Koldaş, Dizgi, Hile, Komplo, Düzene Koyma, Hazırlama
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.