Uğraş kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Cenk, İş, Meslek, Meşguliyet, Mücadele
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Show kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
Mücahit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Din Savaşçısı
Haksızca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ülevsizce
Çitmik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıngıl; Parmak Ucuyla Alınan (Miktar); Üzüm Salkımının Küçük Dalı; Çimdik
Dilaver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahadır, Yiğit, Delikanlı
Kotlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şifrelemek
Hami kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözeten, Koruyan, Koruyucu, Kayıran, Kayırıcı, Velinimet
Kim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ki
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Çamurlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak
Şirretlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik
Farklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Değişik
Faizci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tefeci
Elektriklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkilemek
Nispilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzafiyet
Tarife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanıtmalık
Aksiseda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankı
Kudret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Güç, Erk, Erke, İktidar, Zenginlik, Ker
İstihlak Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüketmek
Duyurmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saklamak
İkinci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tali
Belirlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saptamak, Tayin Etmek, Tanımlamak, Sınırlamak, Daraltmak, Muayyen Etmek, Tespit Etmek, Yakalamak
Kabarma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelgit
Deminki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayakki
Çelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Badalak Vurmak, Çalmak, Engellemek
İtaatli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uslu, Uysal
Ayıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusur, Eksiklik, Leke, Damga, Utanç Verici, Noksan, Uygunsuz, Kötü, Şaibe
Oyuncu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktör, Aktris
Kıdem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayrılık, Çoktanlık, Eskilik
İnam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emanet, Vedia
Çökelge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Balçık, Bataklık
Arı Teknesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kovan
Niyet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.