Oyuncu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Aktör, Aktris
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Fiyort kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Körfez
Kaldırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atamak, Çalmak, Çekmek, Feshetmek, Katlanmak, Lağvetmek, Saklamak, Sıyırmak, Taşımak, Tayin Etmek, Toplamak, Yakışmak
Yaradılıştan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğuştan, Taban, Tabiaten
Nöbet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Defa, İş, Kez, Sıra, Keşik, Kezik, Gezek, Yüksek Ateş
Hasretini Çekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özlemek
Yazığı Gelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımak
Vasi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koruman, Kayyum, Emanetçi
Uzay Taşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gök Taşı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tutkun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmış, Bağlı, Düşkün, Hasta, Mecbur, Meftun, Yangın
Mamafih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bununla Beraber
İstiare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğretileme, Ödünç
Bölümleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasnif
Merbutiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık
Kolektör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplaç, Toplayıcı
Esasi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temel, Asal, Esas
Çakım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvılcım, Şimşek
İşitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duymak
Beşeriyetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsancıl
Doldurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek, Kaplamak
Ameli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edimsel, Uygulamalı, Pratik, Uygun, Kolay, Elverişli, Kestirme
Mülahham kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişman
Naziklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nezaket
Şakuli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikey, Düşey
Yüngül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafif, Üstünkörü
Şûra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meclis, Kurul
İnanılır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emniyetli, Muteber
Kozmik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evrensel, Acunsal
İt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köpek
Nodül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düğümcük, Yumrucuk
İnsiyak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçgüdü
Dindirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sorgulama
Görüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarenlik Etmek, Sohbet Etmek; Ahbaplık Etmek; Müzakere Etmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.