Tutmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ağrımak, Alıkoymak, Avlamak, Bağlamak, Başlamak, Beğenmek, Benimsemek, Bürümek, Girişmek, İzlemek, Kalmak, Kaplamak, Kapmak, Kavramak, Kullanmak, Müdafaa Etmek, Saklamak, Sarmak, Saymak, Sunmak, Taraftar Olmak, Tutuklamak, Uğramak, Ulaşmak, Varmak, Yakalamak, Yapışmak, Yapmak, Yenmek, Yönelmek, Zapt Etmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Düzeltmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onarmak, Toplamak, Yapmak
Rayiç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürüm Değeri, Geçer, Eder
Sumsuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumruk
Dokümantasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgeleme
Sorunlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Problemli
Belleten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilim Dergisi
Cerh Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaralamak
Delirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Deli Olmak, Kulumak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sağlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak
Sekreter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazman
Çapanoğlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başa Dert Olacak Durum
Uğru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yol; Hırsız
Tuhafiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerçi
Reform kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, İnkılap, Islahat, Düzeltim, Yeğleme
Nefiy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürgün
Yetersizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zaaf
Mualla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüce, Yüksek
Yerel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöresel, Mahalli, Lokal, Mevzii
Olmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ergin
Sınır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, Had, Hat, Hudut, Limit, Nokta, Serhat, Son, Uç
Kostik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşındırıcı, Yakıcı
Afişlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göstermek, Nitelemek
Yaymaca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Propaganda
Demeç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyanat
Cehennemlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Günahkâr
Müfret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Bireysel, Teklik
Şeker Hastalığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şeker
Yaraşıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yakışıklı
Okul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mektep, Meslek
Medüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denizanası
Ejder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ejderha, Büyük Yılan
Tüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hamı, Hepsi, Kül, Tam, Tamam, Tümsek, Topu
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.