Tutarık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sara
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Gözlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Beklemek, Gözetlemek, İncelemek, İzlemek, Kollamak, Korumak, Müşahede Etmek, Tarassut Etmek, İntizar Etmek
Ekspozisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sergi
Brüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesintisiz Para; Darası Çıkarılmadan Tartılan
Mecburiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlülük, Zorunluluk, Gereklik, Zor
Server kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunucu
Varoluş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet
Kayırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, İltimas Etmek, Gözetmek, Himaye Etmek, Himayecilik Etmek, Kohumbazlık Etmek, Himmet Etmek
Mütemmim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümleç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Hakir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Keyfiyetsiz, Hor, Adi, Aşağı Görülen, Saygı Değmez, Yalımsız
Mesel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atasözü
Anlaşılan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belli, Galiba, Mahsus, Muhtemelen
Mevzi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duruş, Mahal, Yer, Konumluk
Ekonomik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı, Kazançlı, İktisadi
Vasıl Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatmak, Ulaşmak, Varmak, Yetişmek
İtikat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanç, İman, İnanma, İnan
Tutunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışmak, Dayanmak, Direnmek, Kullanmak, Sataşmak, Yerleşmek
Serçin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçme, Baş Boy
İndirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İndirim
Korkulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak
Karşılama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstikbal, Mukabele
Eloğlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damat, El, Koca, Yabancı
Bağırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek, Kükremek
Palyatif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkisiz, Geçici, Örel
Evre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Merhale, Mertebe, Safha, Faz
Bastık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pestil
Rahatsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zor
Kısılma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takabbuz
Gür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Verimli, Feyyaz
Mühürdar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damgacı
İlmühaber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıt, Hal Kağıdı
Başkaldıran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serkeş
Deminki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayakki
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.