Mütemmim kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tümleç
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tahıldöven kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düven
İnikat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma
Kocaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Hantal, İri, Koca
Afişlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göstermek, Nitelemek
Tedris kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğretim, Ders Verme
Yanılarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanlışlıkla
Yetiştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terbiye
Havadis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haber
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Müntehip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçmen
Egzersiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıştırma, Meşk, İdman
Mülkiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyelik, El
Nick kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takma Ad
Oysaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hâlbuki, Meğer, Oysa
Teçhiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Donatım, Cebelendirme, Pusatlama
Mezar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çukur, Kabir, Gömüt, Sin
Kül Rengi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gri
Vizüel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görsel
Üretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşturmak, Yaratmak, Meydana Getirmek, Öndürmek, Çıkarmak, Yapmak
Bıkkınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usanç
Ram kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyun, Eğen
Başarısız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıfır
Mefhum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavram
Diriğ Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esirgemek
Özenti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taklit
Saklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teyakkuz
Fail kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eylemci, Günahkâr, Mukassır, Özne, Eden, Yapan, İşleyen
Mahfuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korunmuş, Saklanmış, Saklı, Korunaklı
Cildiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deri Hastalıkları, Dermatoloji
Hazzetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoşlanmak, Beğenmek, Haz Almak, Hoşlanmak, Lezzet Almak
Muhasara Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatmak
Firez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekin
Daim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devamlı, Sürekli, Ara Vermeden, Boyuna, Daima, Sonsuz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.