Turuncu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Narenci
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ekolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankılı
Yoğaltım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüketim, İstihlak
Dayanan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstenit
Sınırlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Dar, Münhasır
Gerçekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhakkak
Özlenti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasret, Özlem
Soğukkanlılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtidal
Fariğ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Akarsu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su
Donuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mat; Uyuşuk
Tapa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaç, Tıpa
İptila kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük, Müptelalık
Kullanılmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
Kendir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kenevir
İstinat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesnet, Dayanma, Yaslanma
Materyal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereç, Özdek, Öğe, Malzeme
Emsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Eş, Yaşıt, Eşit, Denk, Numune, Örnek
Adıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zamir
Eşsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzersiz, Emsalsiz
Bölücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münafık, Fesatçı
Bilakis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tersine, Tersine Olarak, Aksine, Yok
Haydutluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soygunculuk
Ödem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumru
Saraka Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
Kafatası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kelle
Tellallık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çığırtmaçlık
Göstermelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Numunelik, Numune, Örnek, Mostralık
Özellik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni, Hassa, Husus, Hususiyet, İlim
Belgelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaya Çıkarmak, Tevsik Etmek
Göçük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökme, Çökük, Yıkıntı, Çöküntü
Kuaför kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berber
Bitkisel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nebati
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.