Tapa kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tıkaç, Tıpa
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Muhaberat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haberleşmeler, Salıklaşmalar
Kıkırdamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
Platonizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Platonculuk
Etki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, El, Hasiyet, Hüküm, Tesir, Yardım
Teessürat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlenim
Jeotermal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerısıl
Saymaca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtibari
Plebisit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halk Oylaması
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yöntem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Metot, Erkân, Muamele, Politika, Reçete, Seçenek, Sistem, Usul, Yol, Prosedür
Aksi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Zıt, Menfi, İnatçı, Hırçın, Huysuz, Karşıt, Titiz, Geçimsiz, Kötü, Münasebetsiz, Olumsuz, Suratsız
Hezimete Uğratmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çommak, Ezmek, Sindirmek, Yenmek
Sere Serpe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serbest
Biçare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zavallı, Çaresiz, Gariban
Açımlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şerh
Barama Kurdu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İpek Böceği
Şehirleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kentleşme
Tetebbu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrdeleme, Araştırma
Direniş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşı Durma, Karşı Koyma, Dayanma, Mukavemet
Şin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayıp, Leke
Deşifre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çözülmüş, Açıklanmış
Katlanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devrim, Tahammül
Benefşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Menekşe
Çoğaltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak, Beslemek
Bıkkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usanmış, Bezmiş, Yanık
Yağday kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Hâl, Vaziyet
Antik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Eskil, Antika
Absorbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğurmak, Emmek
Şüpheci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkucu
Hijyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık, Sağlık Bilgisi, Temiz, Sağlık Koruma
Haklılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ülevlilik
Zuhur Etme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş Gösterme, Ortaya Çıkma, Görünme, Türeme
Saik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtki, Sebep, Neden, Güdü
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.