Turizm kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gezim, Gezginlik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Sükûn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sükûnet, Dinme, Dinginlik, Devinimsizlik
Şırakkadak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
Düzenlilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asayiş, Karar
Klinometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğimölçer
Büyücek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrice
Zen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadın
Jüpiter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erendiz, Müşteri
Lakırdı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz, Laf, Konuşma, Boş Söz, Dedikodu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Susku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sükût
Mahdudiyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münhasır
Erincek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tembel, Üşengeç
Ahitname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma
Yığışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzdiham
Angajman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlantı
Doğrulama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasdik, Teslim, Teyit
Jupon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçetek
Katlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katmer, Yufka
Tevdi Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Vermek
Tevellüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğma, Doğum
Çöküntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökme, Enkaz, Göçük, Kriz, Teressübat, Depresyon
Aidiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgi, İlişkinlik, Değginlik
Dar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ensiz, Kıt, Elverişsiz, Zorlukla, Ancak, Az, Ev, Mahdut, Sıkı, Yetersiz, Yurt
Beşkardeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şamar
Öğle Vakti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğle, Zeval Vakti, Öğleyin, Öğlende, Gün Ortası, Nısfınnehar, Günorta Çağı
Zırnık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Metelik, Sıçanotu, Arsenik
Niçenci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçıncı
Güreşçi Köprüsü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köprü
Göz Kamaştırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Muhteşem, Parlak
Zıbarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek, Gebermek; Uyumak, Sızmak
Muaheze Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayıplamak, Kınamak, Paylamak
Tembih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkaz, Uyarı, Uyarma, Öğüt, Uyandırma, Ismarlama, Anımsatma
İhraç Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Dış satımlama
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.