Mersiye kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ağıt, Sagu
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Sezmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Çıkarmak, Duymak, Görmek, Hissetmek, Fark Etmek, Kestirmek, Duyumsamak
Mevhibe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, İhsan, Vergi
Dua kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakarış, Fatiha, Yalvarma
Zamin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kefil
Çizge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Grafik
Doğrulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teyit Etmek, Tasdik Etmek, Ayarlamak, Desteklemek
Teşkil Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgütlemek
Çekişme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavga, Yarışma, Mücadele, Azar, Cenk, Hırgür, Mübareze
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Velvele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Bağrışma, Yaygara, Patırtı
Etkilemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezbetmek, Dokunmak, İşlemek, Koymak, Silkelemek, Tesir Etmek
Sathi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzeysel, Üstünkörü, Üstten, Yüzden
Künç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köşe
Otalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zehirlemek
Ardılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatmak, Sataşmak
Ünite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birim
Fark kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Üstelik, Tefrik, Başkalık
Ongunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bereket, Bolluk, Mutluluk, Saadet
Çençen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
Gelişme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnkişaf, Nema, Tekâmül, Terakki
Enselemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakalamak, Tutmak
Dikkatsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savruk, Dalgın, Özensiz, İhmalkâr
Beynelmilel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uluslararası, Milletlerarası, Enternasyonal
Revizyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeniden İnceleme
Harcama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gider, Sarfiyat
Güdelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kovalamak
Utangaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahcup, Sıkılgan, Tor
Önad kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıfat
Köklenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayar
Eksikli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadın, Muhtaç, Gereksinli
Yenmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muzaffer, Yenik
Müessir Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkilemek
Eğitici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mürebbi
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.