Teveccüh Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yönelmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ferah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntısız, Sevinçli, Geniş, Bol, Hafif, Sevinç, Sevinçlilik, Havadar, Aydınlık, İç Açıcı (Yer)
Mahdutlaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısıtlamak, Sınırlamak
Kıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az
Efsun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyü, Sihir
Bayrılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıdem
Vazgelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazgeçmek
Birdenbire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ani, Aniden, Ansızın, Gafleten, Yekten, Hemencecik, Beklenmedik Anda
Lezzet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tat, Tadım, Haz, Tat, Zevk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Azaltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiltmek, Çıkarmak, İndirmek, Budamak, Düşürmek, Kesmek, Kısmak
Kapanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
İntiba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlenim
Zenginlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kudret, Varlık
Gözlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Beklemek, Gözetlemek, İncelemek, İzlemek, Kollamak, Korumak, Müşahede Etmek, Tarassut Etmek, İntizar Etmek
Nöbetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nokta
Cırnaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
Yürekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cesur, Cesaretli, Cüretli, Kabadayı, Korkusuz
Zeki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zeyrek, Akıllı, Uslu, Anlaklı
İkicanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Yüklü, Hamile
Gözlemevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rasathane
Eğik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğilmiş, Eğri, Meyilli, Mail, Şev
Çip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
Tekzip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalanlama, Düzeltme
Kitapçık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Risale
Pak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temiz, Veli, Parlak
Kestirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kese
Yıprak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski
Kayırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, İltimas Etmek, Gözetmek, Himaye Etmek, Himayecilik Etmek, Kohumbazlık Etmek, Himmet Etmek
Dar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ensiz, Kıt, Elverişsiz, Zorlukla, Ancak, Az, Ev, Mahdut, Sıkı, Yetersiz, Yurt
Ağlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak
Fiyatlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pahalı
Kerem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soyluluk, Ululuk, Büyüklük, Asalet; İyilik, Lütuf
Kliring kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takas
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.