Telepati kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Uzduyum
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kıpmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırpmak
Esasından kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temelinden, Başından, Kökünden
Çap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı, Bozuk, Dolaşık, Eğri, Ölçek, Kutur, Ölçü, Değer
Şahitlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanıklık
Pörsümüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Porsuk
Pardı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öksü
Eden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fail
Tabur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Grup, Küme, Yığın
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Flört Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Kırıştırmak, Konuşmak
Anlı Şanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Güzel, Ünlü
Memnuniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvanç, Mutluluk
Doğan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızılkuş, Terlan
Çürük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş, Temelsiz, Boş, Dayanıksız, Sakat
Taam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni, Yemek, Yiyecek
Güzün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonbaharda, Payizde
Korunan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahfuz
Aşındırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kemirmek, Yemek
Örme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Trikotaj, Triko, Dantel, Örgü
Nüve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdek, Özek
Eylem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiil, Hareket, İş, Etki, Aksiyon, Ameliye, Ameliyat, Amel
Pilotluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçmanlık
Haliyle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olduğu Gibi; Doğal Bir Sonuç Olarak, İster İstemez
Atasözü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darbımesel, Sav
Kullanılır Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaramak, Yerleşmek
Tadım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zaika
Mineralojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşikbilimsel
Sası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kokuşmuş, Mütefessih
Çalgıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezene, Mızrap; Bahçe Süpürgesi, Çalkı
Dızlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Soymak
Pişmanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nedamet, Yeringenlik, İldimlik
Resital kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinleti
Lügat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözlük, Kamus, Kelime, Söz, Sözcük, Sözlük
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.