Tekebbürlenmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Böbürlenmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hümanist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adamcıl, İnsancıl
Yüznumara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hela, Tuvalet, Abdesthane, Ayakyolu
Zadegân kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sosyete, Soylular Takımı
Mahsul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mamul, Ürün, Verim, Yapıt
Gidiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Ezgi, Hal Hareket, Seyir, Tempo, Tutum
Mevki Tutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevzilenmek
Sesli Harf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü
Sistem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizge, Düzen, Ayar, Yöntem, Dizim, Cümle, Tertibat, Yol, Takım, Öğreti
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Demir Yolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tren Yolu, Ray
Kanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katil
Sefahat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence, Uçarılık
Segmantasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesimleme
Tanık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şahit
Check-Out kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış İşlemi
Kapçık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kovan
Taze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Körpe, Dinç, Yaş, Yeni, Yorulmamış
Üzeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üst, Beden, Boyun, Giysi, Kimlik, Satıh, Varlık, Vücut, Yüz, Yüzey
Mücadele Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatışmak, Güreşmek, Savaşmak, Uğraşmak
İşteş Fiil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşteş
Sırnaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek, Kır Sakız Olmak
Sükûnet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Dinginlik, Hareketsizlik, Sessizlik, Huzur, Rahat, Sükûn, Dinme, Yatışma, Devinimsizlik
Yâren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Yakın Dost
Arzıtilek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utarit, Merkür
Bezekler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezyinat
Deli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çılgın, Divane, Kaçık, Kuluduk, Mecnun, Düşkün, Coşkun, Azgın
Kılga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Makine
Büyüklenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burun, Gurur, Kasıntı, Kibir, Kurum, Tavır, Tekebbür
Faaliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik, Çalışma, Hareket, Canlılık, İcraat, Yürürlük, Çalışkanlık
Pansuman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sargı, Sarık
Kumsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Plaj, Sahil, Kumluk
Birleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleşmek, Uyuşmak, Kaynaşmak, Yaklaşmak, Kavuşmak
Tekrarlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yinelemek, Tekrar Etmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.