Tahmin Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Söylemek, Ummak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Bekletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyalamak
Kesiksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devamlı, Sürekli, Süreli
Taharri Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
Takılgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muzip
Menetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadağan Etmek, Yasaklamak
Essah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Gerçek, Sahi
Aparmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürüklemek, Çekip Götürmek, Çalmak
Görmemiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görgüsüz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sefahat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence, Uçarılık
Kâfi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeterli, Bes, Yeter, Yetişir, Artık İstemez
Görece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağıl, İzafi
Yay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keman, Zemberek
Hikâyecik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fıkra
Angaje kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağımlı
Avdet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönüş, Geri Gelme
Aldırmaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lâkayt, Kayıtsız, Rahat
Aracısız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direkt, Doğrudan
Tevkici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nişancı
Güzelduyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Estetik, Bediiyat
Enez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hantal
Acil Yardım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlk Yardım
Kip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Kalıp, Örnek, Sağlam, Uygun, Tıpatıp
Şakramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakımak
Koskoca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muazzam, Çok Büyük
Basmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bürümek, Çap Etmek, Çökmek, Kaplamak, Örtmek, Tabetmek, Vurmak
Sonuçlandırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neticelendirme
Cazibe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekim, Hava, Alım, Alımlılık, Çekicilik, Albeni
Katletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek
Zayıflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıskalık, Cılızlık, Arıklık, Çelimsizlik, Enezlik, Yetersizlik, Zaaf, Zafiyet
Tahıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hububat, Zahire
Solmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Solgun, Soluk
Kaytak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, Kuytu, Yağcı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.