Solmuş kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Solgun, Soluk
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İltica Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığınmak
Ala Bezek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alaca
Vale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bacak, Oğlan
Tenzilatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İndirimsiz
Çalkanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak
Melik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakan, Hükümdar, Padişah, Kral
Dostluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaşlık, Gönüldaşlık, Yoldaşlık, Hukuk
Geçit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Bel, Belen, Derbent, İntikal, Transfer
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Uygun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elverişli, İyi, Makul, Munis, Mutabık, Muvafık, Münasip, Müsait, Şayan, Şık, Tatminkâr, Usturuplu, Yarar, Yaraşıklı, Yerinde, Yakışır, Yaraşır, Uz, Yararlı
Bindi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Destek
Topografya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerbetim
Haşarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaramaz, Nadinç, Ele Avuca Sığmaz, Huysuz, Azgın
Çekişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavga Etmek, Tartışmak, Bozuşmak, Mücadele Etmek, Yarışmak, Değişmek
Değiştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahrif, Tahrifat, Tebdil
İtibaren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlayarak
Nevroz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinirce, Sinir Sayrılığı, Sinir Hastalığı
Teessüf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımak, Kınamak
Dönek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahpe, Kancık, Kaypak
Kabza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutak, Sap
Nitelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Damga, İlim, Kalite, Keyfiyet, Mahiyet, Renk, Vasıf
Askat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ecza, Bölen
Saloz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salak
İntisap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Taraftarlık
Korkulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak
Bakıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dadı, Falcı, Görücü
İnsanperver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsancıl
Fırlangıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırıldak, Topaç
Calak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşı
Büyütücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüteç
Yamamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yamalamak
Spikerlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmanlık
Jale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırağı, Çiğ
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.