Soru kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sual
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Neşir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskı, Saçma, Yayma, Yayım
Abatlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmar
Müstevli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayılıcı, Yayılgan, İstilacı, Salgın, Basan, Kaplayan, Bastıran
Tedavül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşım, Sürüm, Geçerlik
Memuriyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emekçilik, Memurluk
Katma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlhak
Müptelâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün, Bağımlı, Tutkun, Âşık, Manyak, Meraklı, Vurgun
Ellik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eldiven
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sacayak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sacayağı
Yalkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlaklık, Revnak
Isınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıcaklaşmak, Alışmak, Benimsemek
Mevlüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğum
Sabah Akşam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Devamlı, Sürekli
Cengâver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşçı, Cenkçi, Savaşkan, Vuruşkan
Gazlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak
Bire Bir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Tıpkı
Cebelleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğraşmak, Çekişmek, Tartışmak, Münakaşa Etmek
Havalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kibirli, Havadar
Yarar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fayda, Avantaj, Çıkar, Elverişli, Kâr, Kazanç, Menfaat, Uygun, Yarayan, Nefi, Ası
Şıkırdamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aydınlanmak, Parlamak
Mutasarrıflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sancak
Dehşetengiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkunç
Ansızın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Birdenbire, Ani, Anide, Aniden, Ansız, Apansız, Apansızın, Dangadak, Defaten, Durup Dururken, Fücceten, Gürpedek, Larp, Larpadak, Patadak, Pattadak, Rappadak, Şakkadak, Şapadanak, Şappadak, Şırakkadak, Bedaheten, Fücceten, Nagehan, Vehleten, Gafleten, Ani Olarak, Nagehani, Hiç Beklenmedik Bir Anda
Mizaçsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsız
Üçgen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müselles, Üçbucak
Güçlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorluk, Engel, Meşakkat, Müşkül, Müşkülat, Pürüz, Sarp, Zahmet, Zor
İsteyerek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilinçli, Bile Bile, Kasten, Kasti, Mahsus
Atamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayin Etmek, Kaldırmak
Akılcılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usçuluk
Tümör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ur, Vejetasyon, Bağa, Neoplazma
Alamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İz, İşaret, İm, Nişan, Emare
Oyun Ebesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebe
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.