Şıkırdamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Aydınlanmak, Parlamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Anavatan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anayurt
Şart kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıt, Koşul
Sonradan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilahare
Şereflendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onurlandırmak
Yanıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cevap, Karşılık
İhtiva Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçermek, Kapsamak
Armoni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyum, Ahenk
Kalp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygu, Gönül, Hatır, His, Sadır, Sahte, Sevgi, Tembel, Yürek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ülfet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Tanışma, Alışma
Merkez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orta, Tarz, Biçim, Özek, İçre, Ortalık, Göbek, Mihrak, Odak
Emtia kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mallar
Çenesi Düşük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşboğaz, Geveze
Havi Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçermek, İhata Etmek, Kapsamak
Aldanmaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurt
Değerbilir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyilikbilir, Kadirbilir, Kadirşinas
Kazma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Külünk
Yurtlandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İskan Etmek
Güçbelâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlükle
Pres kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıştırıcı, Mengene, Baskı, Cendere
Usta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Cambaz, Ehil, Erbap, Mahir, Sanatkâr, Üstat
Rötuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme
Yoluyla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yolundan Giderek, Vasıtasıyla, Aracılığıyla, Yöntemiyle
Tanıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takdim Etmek, Tanış Etmek
Öğreti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanç, Meslek, Mezhep, Doktrin
Muvasalat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşmak, Varmak
Akarca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Akarsu, Kemik Veremi, Kaplıca, Fistül, Sürekli İşleyen Çıban
Emin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikesiz, Güvenilir, İnanılır, Emniyetli, Sakıncasız
Ameliye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eylem, Uygulama, İşlem
Kaynama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feveran, Galeyan, Kaynak
Özne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fail, Müptedi
Karşılık Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değmek, Karşılamak
Lanse Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meşhur Etmek, Tariflemek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.