Sazende kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sazcı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Teberru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama, Bağış
Bilimsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilimlik, İlmi
Zarafet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncelik, Nezaket, Zariflik, Güzellik
Kalça Kemiği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oma
Yeşillenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeşermek
Çakı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cep Bıçağı
Empresyonist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlenimci
Talihsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedbaht
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Eneze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Zayıf
Sedir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Divan, Taht, Kerevet, Dağ Servisi, Katran Ağacı
İzlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takip
Öğle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gün Ortası, Öğlen, Öğle Vakti, Günorta, Öğle Ezanı, Öğle Namazı
Oturaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Ağır, Gösterişli, Sabit, Sağlam, Veznin
Safderun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saf
Dikta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyruk
Minnettarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şükran
Ağız Kavgası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma
Hırs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlülük, Tamah, Ateş, Harislik, Hınç, Öfke, Soğumsuzluk, Aşırı Tutku, Kızgınlık
Muhit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Etraf, Hava, Ortam, Vasat, Yöre, Saran, Çevreleyen
Abes Yere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
Saymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilmek, Demek, Gitmek, Hürmet Etmek, Önemsemek, Sıralamak, Tanımak, Tutmak
Samut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suskun
İnternet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örüt Ağ, Genel Ağ
Spermatozoit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tohum
Akmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelmek, Karışmak, Katılmak, Süzülmek
Süslenmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süslü, Bezenmiş
Steril kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arınık, Kısır
Pusat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Silah
Avanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alık, Aptal, Enayi
Çatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Erişmek, Hücum Etmek, Karşılaşmak, Rastlamak, Ulaşmak, Vasıl Olmak
Agâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilir, Bilgili, Haberli
Yoldaşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Refakat
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.