Paralı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Zengin, Varlıklı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Morfolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapıbilimsel
Yatırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Düzeltmek, Harcamak, Tevdiatta Bulunmak, Eğmek
Yenilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tazelik, Teceddüt, Yenileşim, Haber
Yavanlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yozlaşmak
Güçbelâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlükle
Mücevherci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuyumcu
Zahit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muttaki
Tababet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltmanlık, Hekimlik, Tıp
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mühürdar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damgacı
Oyumlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak
Sıvamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küfretmek, Okşamak, Sıvalamak, Sıvazlamak
Albüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzançalar, Resimlik
Naklen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktararak, Canlı
Bayağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Aşağılık, Pespaye, Hemen Hemen, Âdeta, Kibar Olmayan, Basit, Sıradan, Alelade, Aşağı, Epey, Gerçekten, Hasis, Küçük, Oldukça, Süfli, Yoz
Tapıncak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Put
Tekdüze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuru, Yeknesak, Monoton
Tensik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
Tezyit Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak
İnkişaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açınım, Gelişme, Gelişim
Büyütme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abartma, Mübalağa, İlave
Dikinti Meydanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şantiye
Doğum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevlit, Tevellüt
İstimbot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatana
Keniz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cariye
Merhem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çare
Çabucak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarçabuk, Hemencecik, İvedilikle, Birden, Derhal, Hemen, Şipşak, Tezce, Pek Çabuk, Zaman Geçirmeden, Hızla, Süratle
Hâl Tercümesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz Geçmiş
Hesap Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek, Hesaplamak, Tartmak, Tasarlamak
Bağa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaplumbağa, Ur
Erken Bahar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar
İşportacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırdavatçı
Protez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takma
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.