Parçacık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kırıntı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Harika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü, Mükemmel, Tam, Ülküsel, Tansık, Eksiksiz, Kusursuz
Yıkılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek, Göçmek, Çökmek, İnmek, Yığılmak, Yok Olmak, Devrilmek, Defolmak, Mahvolmak, Yenilmek
Takmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kullanmak, Önemsemek, Vurmak
Bicik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meme
Nahif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Çelimsiz, Zayıf
Zaaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük, Düşkünlük, Zayıflık, Dayanamama
Uzamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnmek
Rikkatli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Kibar, Nazik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kamulaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstimlâk Etmek
Kuşkulanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak, Pirelenmek, Şüphelenmek
Parabol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katı Mükai
Gureba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimsesizler
İncelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak, Kibarlaşmak
Sihirbazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyücülük
Vasıta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Aracılık, Anahtar, Taşıt, Aracı
Gafleten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, Birden, Birdenbire, Zıpçıktı
Donanım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tesisat
Karınzarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Periton
Aydınlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şıkırdamak
Mihmandar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konukçu
Çerenci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Farfara
Meneşir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hare
Mütenakız Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatışmak, Çelişmek
Mufassal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntılı
Borçlanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstikraz
Yüz Akı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namus
Sakınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak, Çekinmek, Esirgemek, Gözetmek, İhtiyat Etmek, Korumak
Mabude kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili, Tanrıça
Münezzeh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Temiz, Uzak
Tanen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mazı Tozu
Değmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olgun
Müştak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Türev
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.