Pansiyoner kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Barınıcı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Arkeolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazı Bilimci
Radikal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kökten, Köklü, Kesin, Köktenci
Bicik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meme
Eğirmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğ
Moral kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özgüç, Maneviyat
Hayırsever kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardımsever, Hayırsever, İyilikçi
Batı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Garp, Günindi
Püre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Medya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medya'nın eş anlamı yoktur, sözlük anlamı: İletişim ortamı, iletişim araçları, kitle iletişim araçlarının tümü.
Abd kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köle, Kul
İğne Vurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğne Yapmak
Bağfiil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulaç
Bağrış Çağrış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Şamata
Ole kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşa
Tebaalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet
Nispilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzafiyet
Güre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen, Dinç, Korkak, Kuvvetli, Ürkek, Erke, Enerji, Yabani
Dileyiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rica
İmalatçılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üretimcilik
Ayla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağıl, Hale
Yıpranmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Külüstür
Boğaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmik, Kursak, İaşe, Dar Geçit, Yeme İçme, Gebe Hayvan
Zuhur Etme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş Gösterme, Ortaya Çıkma, Görünme, Türeme
Zaptiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jandarma
Türemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaya Çıkmak, Oluşmak, Çoğalmak, Gelmek, Hasıl Olmak, Üremek
İleti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesaj
Gayrikanuni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasa Dışı
Antiparantez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antiparantez değil, doğrusu; Antrparantez: Ayrıca, Ayraçta, Söz Arasında, Sırası Gelmişken, Söz Açılmışken, Akla Gelmişken, Konuyla İlgisi Olmaksızın
Omuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiğin, Dal
Polat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelik
Bakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Beslemek, Denemek, Görmek, Gözetmek, İlgilenmek, İncelemek, Karışmak, Korumak, Seyretmek, Uğraşmak
Hükmetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiğnemek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.