Nüfuzlu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sözü Geçen, Kuvvetli
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yerleşmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
Toplum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Sosyete, Topluluk
Kabarcık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek, Uçuk
Mahkûm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükümlü, Mecbur, Cezalı
Glayöl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuzgunkılıcı
Boca Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşaltmak, Dökmek
Müjdeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muştulu
Köydeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köylü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Hazırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedarik, Tedbir
Eza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzme, Sıkıntı Verme, Cefa, Baskı, Zulüm
Ötümsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sert
Özdevim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otomatizm
Münasip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usturuplu, Uygun, Yerinde, Yaraşıklı
Sınırlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Dar, Münhasır
Duyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duyu, İstihbarat, İzlenim, İhsas
Ponpon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Püskül
Azlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azınlık, Ekalliyet
Namzet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aday, Yavuklu
Berbat Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Kirlenmek
Homurtu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mırıltı
Şeytani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şeytanca
Nesim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esinti
İltifat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgilenme, Hoş Söz, Tatlı Davranma, İlgilenme, Rağbet Etme
Kur Kurşuni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koyu Kül Rengi
Eneze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Zayıf
Kasavet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygı, Sıkıntı, Tasa, Üzüntü
Menkıbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dini Hikaye
Taptaze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gıcır Gıcır
Kumpas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile
Gereksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Abes, Boşuna, Fuzuli, Lüzumsuz, Nahak, Yararsız
Gerekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lazım Olmak, İcap Etmek
Çevrilmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahdut
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.