Yağmalamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Garet Etmek, Talan Etmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Münafık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinsi
Kapkaranlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zifiri
Öldürülen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maktul
Sema kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gökyüzü, Gök
Uygunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Liyakat, Mutabakat, Uyum
Bilgin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlim, Bilimci
İnan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İman, İtikat
Muhasebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saymanlık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Klişe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskı Kipi, Basmakalıp
Kılgılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kullanışlı, Uygulamalı, Ameli, Tatbiki, Pratik
Şaşakalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok Şaşırmak
Sorun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dava, Dert, İş, Mesele, Problem, Sıkıntı, Durum
Sert kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berk, Demir, Dik, Haşin, Hırçın, Katı, Keskin, Kızgın, Pek, Sıkı, Ters, Sarsıcı, Hoşgörüsüz, Gönül Kırıcı
Yetinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avunmak, Kalmak, Kani Olmak, Kanmak, Kifayetlenmek, İktifa Etmek
Daima kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Devamlı, Her Zaman, Hemişe, Hep, Vızır Vızır, Her Vakit, Sürekli Olarak
Hücre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göze
Gıybetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekiştirmeci
Bozma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhlal, İptal, Tahrip
İbra Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aklamak
Akvam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavimler, Uluslar
Yitme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp
Numaralamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kotlamak
Fail kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eylemci, Günahkâr, Mukassır, Özne, Eden, Yapan, İşleyen
Muaheze Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayıplamak, Kınamak, Paylamak
Peşlnen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önceden, Önden
Kahır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Sıkıntı, Dert, Yok Etme, Ezme, Perişan Etme, Mahvetme
Bimana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Anlamsız, Yersiz
Tanılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanımak, Teşhis Etmek
Hortlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayalet
Doğurgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dişi, Velut, Verimli
Abstre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soyut, Mücerret
Meclis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamutay, Divan, İclas, Toplantı, Yığıncak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.