Muvaffak Olmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Başarmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Okside Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paslanmak
Kısmık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cimri
Çetin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorlu, Zor, Güç, Sert, Ağır, Müşkül
Gözetmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözcü
Kamu Oyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçtimai Rey
Değmedüşer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıtkırıldım
Uran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Endüstri, Sanayi, Sanat
Anarşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşa; Başsızlık, Karışıklık, Düzensizlik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tedavül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşım, Sürüm, Geçerlik
Filan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Falan
Tekrar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yine, Yeniden, Gene, Bir Daha, Kaytadan, Yineleme
Doğuşlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asil
Mütevehhim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkak, Ödlek
Girenlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serinlemek
Kalitesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Adi
Müzayaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
Mahsuben kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesabına
Örgen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Organ, Uzuv
Yenik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mağlup, Aşınmış
Fıldır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk
Muzaffer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yengici, Yenmiş, Üstünlük Elde Etmiş, Utkulu, Utkan
Canavar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dev, Ejderha, Kurt
Kalıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Harabe, İşaret, İz, Tortu, Bakiye, Yıkıntı, Enkaz
Eskimiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yırtık
Vurgu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksan
İstikrarsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengesizlik, Zikzak
Cefengiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ivır Zıvır, Yave, Zırva
Huylanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşkillenmek, Kuşkulanmak, Pirelenmek, Şeklenmek, Şüphelenmek
Koloniyalizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sömürgecilik
Karagül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Astragan
Elit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin
Çoğaltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak, Beslemek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.