Yaratık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mahluk, Canlı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Emsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Eş, Yaşıt, Eşit, Denk, Numune, Örnek
Dinamik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hareketli, Canlı, Devingen, Etkin
Dideban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi, Gözcü, Nöbetçi
Ekometri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankıölçüm
İmdi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Şimdi
Kardeş Oğlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeğen
Bıkkınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usanç
Özgür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azat, Bağımsız, Hür, Muaf, Serbest, Erkin
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Malik, Sahip
Çayır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otlak, Mera
Peşkeş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peşkeş Çekmek
Acımsı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı
Peşin Fikir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ön Yargı
Sere Serpe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serbest
İtmam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, Tamamlama
Karizma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ergi, Etkileyicilik, Büyü
Rekabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Yarış, Yarışma, Önürdeşme, Önürdeşlik
Gedik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmtiyaz, Kertik, Yara, Büyük Çentik, Rahne, Çatlak, Aralık, Kusur, Bırakı
Perçem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâkül, Yele, Saç Tutamı
Yöneten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müdür
Badalak Vurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelmek, Çelmelemek
Berhayat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Yaşayan
Kabine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hela, Hükûmet, Bakanlar Kurulu
Cidal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğraşma, Savaşma, Cenk, Çekişme, Ağız Kavgası
Donanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mücehhez
Sayımlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstatistik
Eğri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çap, Çarpık, Muavveç; Eğmel, Mukavves; Eğik, Mail; Doğru Olmayan, Münhani; Eğmeçli, Mukavves
İktidarlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
Daha Çok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artık
Tahtaboş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teras
Atıştırmalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerez
Rende kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yontaç
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.