Moruklaşmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İhtiyarlamak, Yaşlanmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ödenti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aidat
Emekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekaüt, Zor, Mütekait
İlhak Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak, Katmak
Müsamaha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoşgörü, Yumuşaklık, Görmezlikten Gelme, Göz Yumma
Kelle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Kafa, Kafatası, Tane, Başak
Safsata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgicilik, Sofizm; Boş Söz, Asılsız Söz
Seçme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzide, İhtiyar, Kalburüstü, Seçkin, Teşhis
Bahse Girmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hüccet Etmek, Mübahase Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Belirtke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amblem, Gösterge
Perişan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Dağınık, Harap, Karmakarışık, Pejmürde, Perakende, Zavallı, Bozgun, Ezgin
Halen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daha, Şimdi Bile, Şimdi, Şimdice, Hâlâ, Şimdilik, Şu Anda, Bugünkü Günde
Sataşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Dokunmak, Yapışmak, Çatmak, Rahat Bırakmamak, Takılmak, Musallat Olmak
Zuhur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünme, Ortaya Çıkma, Belirme
Şıkırdamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aydınlanmak, Parlamak
Teraküm Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Yığılmak
Alım Çalım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş
Biriktirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplamak, Tutmak, Yığmak
Sebze Nevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pırasa
Fevvare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fıskiye
Oval kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumurtamsı, Söbe, Beyzi
Prens kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tigin
Tasnif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınıflama, Ayırma, Bölümleme, Ayrılama
Çocukbilim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pedagoji
Ekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çörek, Nan, Nanıaziz, Kazanç, İş, Ekim Yapmak, Serpmek, Savuşmak, Atlatmak, Aş, Dikmek, Yemek
Hafi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Saklı
Irgat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rençber, Rençper
Hapsane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Türme
Heves kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Eğilim, İstek, Keyif, Merak, Şevk
İşteş Fiil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşteş
Yazılma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıt
Hidrosfer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suyuvar, Suküre, Su Yuvarı
Elden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Hemen
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.