Memba kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kaynak, Pınar
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kılbaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk
Müzminlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süreğenlik
İbrişim Kurdu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İpek Böceği
Güvenli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emin, Emniyetli, Tehlikesiz
Tekdir Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Paylamak
Yargı Yeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme
Kuvvetleştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekit
Pezevenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dümbük, Godoş, Muhabbet Tellalı, Kavat, Astik, Dasnik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Göstermelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Numunelik, Numune, Örnek, Mostralık
İzdivaç Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlenmek
Yürütmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Çekmek, Olmak, Uygulamak
Deşarj Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşalmak, Rahatlamak
Güdülenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Motivasyon
İtişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek
Kadimî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
Yaşamöyküsü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biyografi
Dekolte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık
Aylandız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kokar Ağaç
Kayırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, İltimas Etmek, Gözetmek, Himaye Etmek, Himayecilik Etmek, Kohumbazlık Etmek, Himmet Etmek
Alça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erik
Şekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçimsel
Libye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Börülce
Ana Yarısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teyze
Aşırtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak
Ayazlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğumak, Donmak, Üşümek
Kundura kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabı
Şömine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buhari, Ocak
Ivır Zıvır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cefengiyat, Küçük, Lakırtı
Çıkak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıt, Mahreç; Boğumlanma Noktası
Zikir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anma, Söyleme
Avanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alık, Aptal, Enayi
Isırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalamak, Dişlemek, Yemek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.