Kundura kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ayakkabı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kızgın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Hırslı, Sert
Şiraze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şerit; Düzen, Çığır
Püskül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçak
Sayrı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasta
Mütenasip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orantılı, Uyumlu, Uygun
Kayıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazım, Araç, Eşya, Not, Şart, Yiyecek
Beyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söyleme, Bildirme
Yeterli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâfi, Ehliyetli, Yerinde, Kifayetli, Ehil
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Programlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlenceli
Mim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pandomima
Dönem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağ, Devir, Devre, Fasıl, Yarıyıl, Zaman
Kandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak, Ayarlamak, İkna Etmek
Geciktirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tehir
Yarayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarar
Daima kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Devamlı, Her Zaman, Hemişe, Hep, Vızır Vızır, Her Vakit, Sürekli Olarak
Dizdar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kale Bekçisi
Süzülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Arıklamak, Zayıflamak
Müsademe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Vuruşma
Damarı Bozuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Huysuz, Sinirli
Mutasarrıflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sancak
Hamule kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yük
Tekme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tepik
Kostak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabadayı, Kibar, Yakışıklı, Yiğit, Yürekli, Zarif, Çalımlı
Lâfzî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözel
Yürümek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Değişmek, Geçmek, Gezmek, Gitmek, Hareket Etmek, Hücum Etmek, İlerlemek, İşlemek, Kaplamak, Ölmek, Saldırmak
Salı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seşembe, Çarşamba Akşamı
Harbiden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten
Döş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağır, Göğüs
Bağdarlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Program
Banlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Horoz Gibi Ötmek, Bağırmak, Haykırmak
İrsi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtımsal
Uçuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pervaz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.