Maket kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Örnek, Taslak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Fotometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıkölçer
Ezmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yassıltmak, Hırpalamak, Parçalamak, Çiğnemek, Çommak, Dövmek, Harcamak, Kahretmek, Kısmak, Öğütmek, Yenmek
Temayüz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek
Katarakt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Perde, Akbasma, Aksu
Klişe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskı Kipi, Basmakalıp
Güçlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Dayanıklı, Demir, Diri, Gürbüz, Kadir, Korkunç, Kudretli, Kuvvetli, Muazzam, Üstelik, Yüksek
Haiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahip
Kazamat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Neşvünema kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişme
Nekbet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük, Talihsizlik
İçecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçilecek, İçki, Meşrubat
Hayâlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılgan, Utangaç
Şöhretsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
Kızıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Körüklemek, Pompalamak
Kömek Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Desteklemek
Zem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yergi
Duralamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duraklamak
Oysa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halbuki, Meğer, Oysaki
İntegral kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümlev
Aşikârlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vuzuh
Saha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Arsa, Meydan, Yakut
Sahteci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekâr
Hare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meviş, Meneviş, Dalgır
Yıldız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Kuzey, Şans, Talih, Sitare, Seyyare, Star
Ukubet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceza
İhale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üsterme
Viran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkık, Harap, Berbat
Tefrik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Ayırma, Ayırt Etme
Korkutan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkulu
Kurşun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gülle, Mermi
Kıtır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalan
Parçalama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölme
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.