Müzayede kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Açık Artırma, Artırma
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Niyetlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarlamak
Gelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Başlamak, Buyurmak, Çıkmak, Dayanmak, Doğmak, Getirmek, İzlemek, Katılmak, Takip Etmek, Türemek, Ulaşmak, Uymak, Varmak, Yönelmek
Tenkitçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmen, Münekkit
Başı Dumanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
Takma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Müstear, Suni
Galip Gelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak
Haraza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga, Öfke, Sinir
Ölgün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Solmuş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tasdik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olumlu, Onay, Doğrulama, Onaylama, Onama
Azmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuduz
İbiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şapşal, Palyaço
Vaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olgu, Olay, Hadise
Uğruna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçin
Gözü Sulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevrek, Nazik Yürekli
Muhasara Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatmak
Şüphecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkuculuk
Yansıtaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reflektör
İçeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönül, Hapishane, Yürek
Ayvan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Balkon, Sundurma
Zikrolunan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezkûr
Dağ Bayır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kır
İçerlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak, Bozulmak, Kırılmak
Yenilenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlanmak
Masun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korunmuş, Saklanmış
Zeng Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Telefon Etmek
Operasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ameliyat, İşlem, Eylemce
İttifak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşma, Bağdaşma, Anlaşma, Bağlaşma, Birleşme, Oy Birliği
Peşin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öndül, Önce, Önceden, Önden
Ashap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahipler, Sahabeler
Cisim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Madde, Gövde, Beden, Vücut, Varlık
Damga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşaret, Kaşe, Mühür, Nitelik, Nişan, Belirti, İz
Tacilî Yardım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlk Yardım
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.