Mütekabiliyet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Karşılık
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İçtimai Fikir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efkârıumumiye
Muhalif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı, Karşı, Karşıt, Yanaz
Müzminlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süreğenlik
Taharrüş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrkilmek
Atak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevik, Hareketli, Girişken, Cüretkâr, Geveze, Atılım, Saldırı, Saldırış, Hücum, Hamle, Akın, Yiğit
Mihmanhane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konakçı, Otel
Mazmun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlam, İçerik, Kavram, Muhteva
Elverişsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namüsait
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Suni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takma, Yapay, Yapma, Yapmacık, Eğreti
Göç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşınma, Nakil, Muhaceret, Hicret
Şahsiyetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kişiliksiz
Sarkık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarkmış, Sölpük
Kerrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpım Tablosu
Azaltma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısıntı
Haysiyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onurlu, Kişilikli
Abırlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak
Uygunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Liyakat, Mutabakat, Uyum
Karşılaştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mukayese, Kıyaslama, Kıyas
Oranlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesap, Kıyas, Tahmin
Bizar Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak, Usanmak
İfşa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açığa Vurmak, Açıklamak, Dökmek
Benimsemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahip Çıkmak, Kabullenmek, Onaylamak, Tesahup, Isınmak, Katılmak, Paylaşmak, Sarılmak, Tutmak
Lokanta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşçı, Aşhane, Restoran
Yöneltmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, Vermek
Akıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akışkan, Sıvı, Akar, Kıvrak
Soyağacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şecere
Ağırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ağırbaşlılık, Salmak, Baskı, Etki, Kalın, Külfet, Rehavet, Sorumluluk, Takı, Tartı, Yük
Ehlileşmiş Hayvan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evcil
Hesaplanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı
Bezekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakkaş
Konvertibl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevrilgen
Yaşlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Eskimek, İhtiyarlamak, Kocamak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.