Mükellefiyet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yükümlülük
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Özenti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taklit
Yelsemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayatlamak
Glayöl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuzgunkılıcı
Cumhurbaşkanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reisicumhur
Sarkıntılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sataşma, Tecavüz
Yarar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fayda, Avantaj, Çıkar, Elverişli, Kâr, Kazanç, Menfaat, Uygun, Yarayan, Nefi, Ası
Zanaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pişe, Sanat, Sınaat
İş Birliği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seferberlik, Emektaşlık, Teşrikimesai
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Dershane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derslik, Oditoryum, Sınıf
Tehir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erteleme, Geciktirme, Gecikme
Mükellefiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlülük
Koşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çift, Eş, İkiz
Yayılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Büyümek, Çıkmak, Çökmek, Otlamak, Sirayet Etmek, Sıvışmak, Sızmak, Yansımak, Yaygınlaşmak
Loş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karanlıkça
Tamirhane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onarımevi
Mahşer Günü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyamet
Seki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırım, Set, Teras, Taraça
Gocunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acışmak, Çekinmek, Kaçınmak, Üstüne Götürmek, Alınmak
Oluşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meydana Gelmek, Başlamak, Çıkmak, Peyda Olmak, Teşekkül Etmek, Tekevvün Etmek
Uhuvvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kardeşlik
Şikeste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınık, Kederli, Kırgın, Kırık
Âraz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirtiler
Yelkenli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yelken
Tevellüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğma, Doğum
Malumat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Veri, Sorak
Dayanan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstenit
Mabude kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili, Tanrıça
Kavkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk
Tabaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katman, Derece, Kat, Tütünlük, Kesim, Topluluk, Sınıf
Balya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deng
Bari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keşke
Loda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Küme, Yığın
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.