Oluşmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Meydana Gelmek, Başlamak, Çıkmak, Peyda Olmak, Teşekkül Etmek, Tekevvün Etmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Doyumluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağma
Balçak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabza
Berrak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duru, Aydınlık, Açık, Temiz, Dupduru, Şeffaf
Çizmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çizik Çekmek, Hat Çekmek, Yemek
Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Atmak, Ayırmak, Bırakmak, Çekmek, Dokunmak, Eklemek, Etkilemek, Katmak, Salmak, Terk Etmek, Vazetmek, Vurmak, Yakınmak
Yıkım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı, Felaket
Yer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahal, Mekân, Orun, Alan, Arazi, Arsa, Arz, Belde, Bucak, Durum, Dünya, Görev, İz, Konum, Makam, Mevki, Mevzi, Nokta, Önem, Taraf, Ülke, Vaziyet, Yan, Zemin
Sakınma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, İmtina
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Antipatik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevimsiz, Soğuk, İtici
Ayrılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hicran, İhtilaf
Konusunda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dair
Çatlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
Rahim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıyan, Merhamet Eden, Acıma; Balalık, Karın, Uşaklık, Dölyatağı
Pahalılaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pahalanmak
Pasaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirli, Dağınık, Düzensiz, Çapaçul
Vezinli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçülü
Bozdurtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozdurmak
Açıkça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aşikâre, Net, Alenen, Düpedüz
Denizaltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sualtı Kayık, Tahtelbahir
Görmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Almak, Anlamak, Bakmak, Çıkmak, Değerlendirmek, Gezmek, İzlemek, Karşılaşmak, Kavramak, Rastlaşmak, Seçmek, Seyretmek, Sezmek, Vermek, Yaşamak
Kıyamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Afet
Sosyolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilimsel, Toplumsal
Dindar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman, Mütedeyyin
Vezinsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçüsüz
İşleyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fail
Yumruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskı
Karımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Kocamak, Yaşlanmak
Ahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Kardeş
Klasman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küme, Tasnif, Bölük, Bölümleme, Sınıflama
Tamamıyla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümüyle, Tıpkı
Piştov kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabanca
Sırça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cam
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.