Kurs kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çörek, Ağırşak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tezyit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artırma, Çoğaltma
Sabık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçen, Eski, Evvelki, Kabakki, Önceki
Bakım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özen, Hizmet
Dolan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hile
İyonik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükünsel
Beygir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı At
Cehennem Azabı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet
Sistit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Siytoru
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Garaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Hedef, Kin, Maksat, Düşmanlık, Garez, Öcük
Sigara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çilim
Oylaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müzakere
İrmik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri Un, Yarma
Bitaraflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yansızlık
Baş Örtüsü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşarp
Geçerlilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hüküm
Mukaddesat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutsallıklar
Fütursuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umursamaz, Aldırmaz
Morfoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapıbilim
Şimdice kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halen
Kurk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuluçka
Dominant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, Başat, Egemen, Hakim, Başta Gelen
Çekecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kerata, Tabankeş
Rast Gelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rastlamak, Rastlaşmak
Mahveden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici
Esas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anayasa, Asıl, Baş, Başlıca, Gerekçe, Gövde, Hakikat, İlke, Kök, Mahiyet, Omurga, Temel, Üs, Ana Öge, Asal
Rikkatli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Kibar, Nazik
Görüntülük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekran
Yapma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suni, Yapay, Yapmacık
Sevmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönül Vermek, Hoşlanmak; Okşamak
Komutanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumandanıık
Tarihçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müverrih, Tarih Öğretmeni
Gözetlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Tarassut Etmek, Tecessüs Etmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.