Rast Gelmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Rastlamak, Rastlaşmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kıymetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz
Durgu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sekte
Kıray kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asi, Delikanlı, Genç
Eş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Aile, Arkadaş, Avrat, Bayan, Benzer, Bey, Bir, Ehil, Emsal, Er Avrat, Familya, Hanım, Harem, Hatun, Karı, Kişi, Koca, Koşa, Kuma, Ortak, Tay, Yoldaş, Benzeri, Hayat Arkadaşı, Refik, Refika, Etene
İmkânlılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapasite
Varlıkbirliği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahdeti Vücut
Özgü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Has, İçin, Mahsus, Muhtas
Arkadaşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dostluk, Yârenlik, Yoldaşlık, Refiklik, Tomdaşlık, Hempalık, Omuzdaşlık, Ünsiyet, Şeriklik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ceza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Müeyyide, Yaptırım
Melanet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Kötülük, İlenilecek İş
Yolsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz, Yersiz
Tahdit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahdutlaştırma, Sınırlama, Çevreleme, Buçlama, Belli Etme, Belirleme
Jeomorfolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzeybilimci
Fırtına kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
Sürüşken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygan
Devasa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrice, Dev Gibi, Çok Büyük
Azami kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maksimum, En Çok, Olanca, En Yüksek, En Büyük
Düşkünleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşmek
Akseptans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabul
Ayrı Cinsten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gayrimütecanis, Ayrışık
Yedirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek, Karnını Doyurmak, Rüşvet Vermek
Belge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vesika, Delil, Doküman, Senet
Yanşak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Boşboğaz
Değerli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Altın, Kalburüstü, Kibar, Kıymetli, Muteber, Saygınlık
Fail kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eylemci, Günahkâr, Mukassır, Özne, Eden, Yapan, İşleyen
Göğerti Satan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manav
Süsler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezyinat
Süfli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Alçak, Aşağı, Aşağılık, Bayağı, Kılıksız, Pis Kılıklı
Eşkal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçim
Vesikalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgeli, Ersek
Hazne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Depo, Hazine
Bütünüyle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Top
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.