Kontrat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bağlaşma, Mukavele, Sözleşme
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Output kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıktı
Sevgili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aziz, Canan, Yâr, Dava, Dost, Yavuklu
Sakamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Yanlışlık, Eksiklik
Sabah Sabah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabahleyin
Deni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak (Kimse)
Muhakeme Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek, Yargılamak
Komple kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolu, Mükemmel, Tam, Tamamen, Takım
Mihenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mehenk, Denektaşı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Dizayner kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarımcı
Tecennün Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Delirmek
Sandalye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İskemle, Koltuk, Kürsü, Makam, Mevki, Orun
Yelpik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nefes Darlığı, Astım
Redüktör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İndirgeç
Yüzölçümü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesahai Sathiye
Firez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekin
İlk Olarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evvela, Evvelce
Emaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emirlik, Beylik
Lokma Tatlısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lokma
Kem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Eksik, Noksan, Fena
Radikalist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köktenci
Tevhit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleştirme
Efsunlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyülü
Sehiv kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanılgı, Yanlış
Terbiye Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmek, Törpülemek
Savsaklanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak
Dominant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, Başat, Egemen, Hakim, Başta Gelen
Sığınma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İltica
Cezbetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayran Etmek, Göz Almak, Çekmek, Bağlamak, Etkilemek
Üzüntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Acı, Dert, Elem, Ezgi, Gaile, Gam, Karanlık, Kaygı, Keder, Kor, Tasa, Teessür, Usanç, Yara, Yeis, Dem
Tıngıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıngırdamak
Gidişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaşınmak
Belde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şehir, Kasaba, Mekân, Yer, Çevre
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.