Kepmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çökmek, Yıkılmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Acılaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımak, Turşulaşmak, Tüntleşmek
Burulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Dönmek, Gücenmek
Hayal Gücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhayyile
Kaideli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurallı
Değiştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
Maslahat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstişare, İş, Mesele
Sahn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avlu
Endogami kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçevlilik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Gözlemci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müşahit
Mutabık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birge, Uygun, Yekdil, Uyumlu, Özdeş, Uyuşmuş, Uygun Olan
Endüstriyel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınai
Kastetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amaçlamak, Kıymak, Kötülük Etmek
Tecrübeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneyimli
Olabilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtimalî, Olanaklı, Mümkün
Zehir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağu, Ağı, Sem, Acı, Keder, Ot, Sıkıntı, Zıkkım
Sızlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Sızıldanmak, Vızıldamak, Yakınmak, Dert Yanmak, Şikayet Etmek, Tazallüm Etmek, Şekva Etmek
Foto kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işık
Yük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bagaj, Kargo, Külfet, Ağırlık, Denk, Engel, Eşya, Gaile, Yüklük, Ödev
Yetiştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek, İletmek, Tamamlamak, Yapmak
Cevval kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Faal, Divringi
Rölativizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntıcılık
Tartı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karar, Oran, Ölçü, Vezin, Çeki, Ağırlık
Önceden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evvelce, Peşin, Peşinen
Eksi Uç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Negatif Elektrot, Katot
Tökezmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tökezlemek
İrtifa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükseklik, Yükselti
Zekâlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zeki
Kerata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boynuzlu; Çekecek
Yıkım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı, Felaket
Yabanasması kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akasma
Laden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürme, Rastık
Suret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Betim, Kılık, Biçim, Çehre, Görünüş, Kopya, Nüsha, Resim, Tarz, Yol, Yüz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.