Kentlileşmiş kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Medeni
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Diksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Söyleme Biçimi
Türlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeşit, Çeşitli, Kabil, Muhtelif, Tür
Arzulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hevesli, İstekli
Üzüntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Acı, Dert, Elem, Ezgi, Gaile, Gam, Karanlık, Kaygı, Keder, Kor, Tasa, Teessür, Usanç, Yara, Yeis, Dem
Cinsiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşeylik
Cahiliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik
Temas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değinim, Dokunma, İlişki, Görüşme, Münasebet, Ulaşım, Değme, İlişki Kurma, Bağlantı, Ulaştırma, Bahsetme
İmbik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damıtaç, Damıtıcı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Harelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevişlenmek
Yıldırgı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedhiş
Vakitsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zamansız, Sürevsiz
Yankılanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Aksiseda Vermek
Çaykara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar, Göze
Ağlatı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tragedya, Trajedi
Sevatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ümmi
Hülasa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonuç, Sonuçta, Öz, Hasılı, Özet
Mızıka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bando; Ağız Armonikası
Damızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maya
Karasinek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cibin
İşlev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fonksiyon, Görev, Vazife, İş Görme Yetisi
Ufantı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırıntı
Proje kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarı, Taslak, Joba, Layiha
İhtiyarlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kocamak, Yaşlanmak
Gece Vakti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geceleyin
Döngel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muşmula
Pörsük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranmış, Porsumuş
Faktör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Unsur, Etmen, Etken
Kayın Peder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynata
Kraliçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ece
Nakzetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
Mutlakiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saltçılık
Saftirik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Budala, Saf
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.