Kapsam kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Boyut, İhata, Şümul
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yaşantı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayat, Hayat Tarzı
Özerklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtariyet, Otonomi
Ululamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlamak, Ulu Tutmak, Ulu Tanımak
İstemeyerek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönülsüz, Zoraki, Zorla
Anakent kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Metropol, Büyük Şehir
Bodur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıknaz, Bacaksız, Bastıbacak, Bücür, Alçakboylu, Cırttan, Kısaboy
Bozgun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş, Uçarı, Yenilgi, Hezimet
Engelleyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırıcı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kıyam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalkışma, Teşebbüs Etme; Ayaklanma
Fiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mim, Çengel, Makbuz
Abatlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmar
Tasarruf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak, Tutmak
Büro kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Ofis, Şube, Yazıhane, Çalışma Odası
Arsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz, Yılışık, Yüzsüz
Gümrahlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk
Bahusus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hele, En Çoğu, Özellikle
Tanım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlama, Tarif Etmek
Daimî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemişelik, Sürekli, Temelli
Domates Dolması kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolma
Balaban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri, Büyük; Şişman, Gürbüz, Nazik
Vefat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
Münderecat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçindekiler
Sanırım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Galiba
Epeyce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Epey
Muzlim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Karanlık
İbrişim Kurdu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İpek Böceği
Güvenlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asayiş, Emin Amanlık, Emniyet, Emniyyet, Tehlikesizlik
Mabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tapınak, İbadethane, İbadetgâh
İnkıbaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabız, Keder, Sıkıntı
Şerha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilim, Parça, Yara
Petrol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeryağı, Gaz Yağı
Bulaşık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirli, Pis, Etki, İz, Karışık, Kirli, Yapışkan
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.