Kamera kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sınalga, Alıcı, Kameraman, Almaç, Kameriye, Çardak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hacet Yeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet
Mırlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mırıldanmak
Vesvese kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Şüphe, İşkil, Evham, Kuşku
Buz Yalağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalak
Bakiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalan, Artan, Kalıntı
Plaket kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onurluk
Takışkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muteriz
Çiğde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hünnap
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Dürüşt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırıcı, Sert
Kıyas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırma, Mukayese, Örnekseme, Oranlama
Olasılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtimalî, Muhtemel
Sözleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mukavele Akdetmek
Bakanlar Kurulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükûmet
İsteklendirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşvik
Hemdert kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dert Ortağı
Anakara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıta (Doğrusu ana kara olarak ayrı yazılır.)
Dar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ensiz, Kıt, Elverişsiz, Zorlukla, Ancak, Az, Ev, Mahdut, Sıkı, Yetersiz, Yurt
İncelmemiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ham
Çapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulak, Postacı
Hakan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kağan
Faaliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik, Çalışma, Hareket, Canlılık, İcraat, Yürürlük, Çalışkanlık
Uykuluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalak
Üzeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üst, Beden, Boyun, Giysi, Kimlik, Satıh, Varlık, Vücut, Yüz, Yüzey
Ekspozisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sergi
Fayans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çini
Tevdi Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Vermek
İvmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk Davranmak, Acele Etmek
Hamile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Yüklü
Sıvaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıvışmak
Cezire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ada, Aral
Haşarat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Böcekler
Alçıtaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jips
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.