Kırmağan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Veba
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mühimsemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemek
Kaynana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayınvalide
Ağırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ağırbaşlılık, Salmak, Baskı, Etki, Kalın, Külfet, Rehavet, Sorumluluk, Takı, Tartı, Yük
Dışbükey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tömsü, Konveks, Muhaddep
Ekalliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azınlık, Azlık
Bağımsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstakil, Tek Başına, Azat, Hür, Özgür, Özerk, Mutlak
Bomboş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamtakır
Domur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabarcık, Tomurcuk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tütün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duman
Kanun Dışı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasa Dışı
Buçuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarım
Gözü Sulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevrek, Nazik Yürekli
Haletiruhiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahvaliruhiye
Takkadak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Hemen
Zayıf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıska, Cılız, Arık, Çelimsiz, Enez, Yetersiz, İnce, Kuru, Yufka, Güçsüz, Kuvvetsiz
Latif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Leziz, Yumuşak, Hoş, Gökçer Yepelek
Mesaha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz Ölçümü
Kesilmeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devam
Taksimat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüntüler
Antik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Eskil, Antika
İnkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksayım, Olumsuz, Gizleme, Yadsıma
Asimetri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakışımsızlık
Kafadaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar
Birim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ünite, Vahit
Sütlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağmal
Şahadetname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, Lisans Belgesi, Belge
Yol Sakçısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Trafik Polisi
Maşrık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğu
Grup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Camia, Deste, Hizip, Kol, Küme, Öbek, Saf, Set, Takım, Zümre, Ekip, Türküm, Topluluk
Cüzi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az, Azıcık, Pek Az, Tike
Hasar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sur, Zarar, Ziyan
Kıyas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırma, Mukayese, Örnekseme, Oranlama
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.