Kökenli kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Asıllı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İnfaz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamak
Yeterlilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, Kifayet, Liyakat, Yeterlik
Inga Inga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Viyak Viyak
Denizçakısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çakı
Esaslı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkili, Doğru, Güzel
Tamamlayıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleyici
Murdarilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Omurilik
Değişkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Keder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Izdırap, Acı, Bulut, Dert, Elem, Gaile, Hüzün, Kasvet, Sıkıntı, Tasa, Üzüntü, Zehir
Meşebeyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korucu
Ağyar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yabancılar, Başkaları
Ot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esrar, İlaç, Zehir
Tefviz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhale
Temkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınım, Ağırbaşlılık, Sakınma
Ahitname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma
Ayaktopu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Futbol Doğrusu Ayak Topu Şeklinde Yazılır.
İdare Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, Kurtarmak, Örtbas Etmek, Yetişmek, Yetmek, Yönetmek
Donanım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tesisat
Alıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müşteri, Almaç, Kamera
Zorlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şiddetli, Güçlü, Dayanıklı, Kızgın, Kuvvetli, Yeğin
Yetinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avunmak, Kalmak, Kani Olmak, Kanmak, Kifayetlenmek, İktifa Etmek
Sömürgecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstemlekecilik
Eneze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Zayıf
İbaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşan, Meydana Gelen, Oluşmuş
İyileşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dirilmek, Kaynamak, Yakşılaşmak, Salah Bulmak
Galiba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtimal Ki, Olabilir Ki, Görünüşe Göre, Anlaşılan, Kuvvetle Sanılır Ki
Sangılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sersemleşmek
Alçı Taşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jips
Müzahir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
Milliyetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulusçu
Çekyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanepe
Ele Geçirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, Kazanmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.