Ağyar kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yabancılar, Başkaları
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kelimesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz
Dâhilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ökelilik, Deha
Gözlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Beklemek, Gözetlemek, İncelemek, İzlemek, Kollamak, Korumak, Müşahede Etmek, Tarassut Etmek, İntizar Etmek
Pratikte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamada
Baş eğme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyun Eğme, Baş eğim, İtaat, Teslimiyet
Kesinleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katileşmek
Fistül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akarca
Minval kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Tarz, Yol
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kıraathane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahve
Can kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşama, Ruh, Birey, Emanet, Gönül, Güç, Hayat, Kişi, Sevimli
Tevhit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleştirme
Vazıh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aydın, Aydınlık, Belli
Silah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pusat, Yarak, Etken Araç, Savut
Tamlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütün
Potin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fotin
Eş Güdüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koordinasyon
Fakir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fukara, Kembağal, Kimsesiz, Yoksul, Zavallı, Güçsüz
İstemeyerek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönülsüz, Zoraki, Zorla
Deruni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçten
Hendese kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geometri
Rençper kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi
Nekahet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sayrılık Ertesi, İyisellik, İyileşme Dönemi
Hitap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seslenme, Müracaat, Aytama
Mutedil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ilımlı, Ölçülü, Oranlı
Bahsetme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temas
Yergin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin, Mezmum
Teşkilatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgütsüz
Destek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahize, Dayak, Dayanak, Kol, Koltuk, Rahle, Takviye, Hamil
Kök Salmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
Trade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tecim
Dımdızlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çırılçıplak, Cascavlak; Bomboş, Eli Boş
Kuşat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açma, Açılış; Güzellik, Hoşluk
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.