Hırsız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Uğru, Harami, Oğru
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mezarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabristan, Gömütlük, Sinlik
Gizci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaşıt, Casus
Mugalata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanıltmaca
Ceviz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koz, Yangak
Keşifçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulgucu
Tartışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münakaşa
Mütecessis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırıcı, Meraklanan, Meraklı
Berbat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Pis, Fena, Bozuk, Çirkin, Beğenilmeyen, Darmadağın, Bakımsız, Perişan, Viran, Döküntü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kentlileşmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medeni
Zararına kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarar Ederek
Bent kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Set, Bağla, Germeç, Büğet, Bağ, Baraj, Eklem
Verimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Dişi, Mahsuldar, Mübarek, Zengin, Bitek, Randımanlı, Mümbit, Müsmir, Verimkâr, Semereli, Çok Yazan, Velut
Pervasızca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınmadan
Süssüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Çıplak, Düz, Sade, Yalın
Çörkü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayı Boncuğu, Abaküs
Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahiplenmek, Ayırmak, Kaldırmak, Ele geçirmek, Fethetmek, Satın Almak, İçine Sığmak, Kabul Etmek, Kazanmak, İletilmek, Elde Etmek, Bürümek, Sarmak, Kaplamak, Kısaltmak, Eksiltmek, Yolmak, Koparmak, Temizlemek, Yol Gitmek, Çalmak, Başlamak, Yutmak, Kullanmak, Bağışlamak, Buyurmak, Çekmek, Gidermek, Girmek, Görmek, Koymak, Örtmek, Yok Etmek
Meze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerez, Kuruyemiş, Alay, Eğlence
Abdarlılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İfadelilik, Manalılık, Tesirlilik
Lengitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak
Sükûnetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Sakin
Antet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlık, Simge
Susma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sükût
Radikal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kökten, Köklü, Kesin, Köktenci
Tarafından kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamanından, Aracılığıyla, Türünden, Çeşidinden
Punt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırsat
Ruhsat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzin, Müsaade
Adsorpsiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüze Soğurma
Yetki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salahiyet, Hak, Mezuniyet
Düşünmeksizin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedaheten
Karton kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mukavva, Kalın ve Sert Kağıt
Keşki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keşke
Septik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkucu
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.