Mütecessis kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Araştırıcı, Meraklanan, Meraklı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ayrı Cinsten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gayrimütecanis, Ayrışık
Taviz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzeşt, İvaz, Karşılık, Ödün, Ödünleme
Razı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun Bulan, Benimseyen, İsteyen, Onaşmış, Onaşık
İçecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçilecek, İçki, Meşrubat
Yanılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hata Etmek, Kusur Etmek, Aldanmak, Atlamak, Sürçmek, Hataya Düşmek
Yarışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rekabet Etmek
Çeneli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çenebaz
Telkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı (Düşünce) Aşılama, Kulağına Koyma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Git kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yallah
Şad kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevinçli, Neşeli, Sevimli, Sevinen, Memnun
Tutumsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eli Açık, İdaresiz, Müsrif, Savruk, Savurgan
Radyo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinleç, Ünalgı, Işın Yayımı
Mutantan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli
Ekonomik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı, Kazançlı, İktisadi
Odbaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aile, Kodak
Gözetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korunmak, Bakmak, Beklemek, Himaye Etmek, Kayırmak, Kollamak, Korumak, Kovmak, Sakınmak, Özen Göstermek, Himaye Etmek, Müterakkip Olmak
Hırıltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavga
Açma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otopsi, Şerh
Kalaycılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekârlık
Tensik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
Eğin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Beden, Endam, Vücut, Sırt, Boy Bos
Strapless kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Askısız
Yakut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saha
Dönüşüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahavvül; İnkılap
İkircikli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütereddit
İcare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kira
Çıkartmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sökmek
Dilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilimlemek, Yarmak
Anapara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anamal, Sermaye
Terennüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Irlama, Ötme, Şakıma
Söylem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İfade, Telaffuz, Tez
Müdürlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müdüriyet
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.