Halt Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kabahat Etmek, Sefihlemek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Katarsis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arınma
Bayrak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sancak, Alem, Öncü, Simge, Sembol
İspati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinek
Yöntemsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz
Set kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bent, Grup, Kaş, Seki, Takım, Bağla, Sedir, Çıkıntı, Bölüm
Fırsat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vesile, Elverişli, Durum, Oğur
Okyanus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umman, Talay
Basit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalın, Kolay, Sıradan, Süssüz, Gösterişsiz, Görgüsüz, Düpedüz, Yalınç, Bayağı, Cılız, Mahdut, Olağan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Değişmeyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karar
Yerleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak
Elvan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alacalı
Muvafakat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
Ayrıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Detay, Teferruat, Tafsilat, İlim, İncelik
Arınmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duru
Tamamlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümleç
Kararlaştırılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muayyen
Delicik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözenek, Mesame
Kupür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesik
Mührelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
Şerait kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşullar, Şartlar, Vasat
Tokgözlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Tok
Çıplak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soyunuk, Üryan, Örtüsüz, Cıbıl, Açık, Dal, İskelet, Kuru, Sivil, Yalın
Eğitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terbiye Vermek, Yetiştirmek, Terbiye Etmek
Tecelli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, Kader, Belirme, Görünme
İzafe Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak, Eklemek, İlave Etmek, Katmak, Yüklemek
Teolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinbilimci
Masat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileği
Yurtluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Malikane
Sitoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözebilim
Ahbapça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçten
Doğru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Namuslu, Dürüst, Yasal, Gerçek, Güzel, Hak, Hakikat, Harbi, Sadık, Sevap, Tamam, Yakın
Odalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Padişah, Cariye
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.