Şerait kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Koşullar, Şartlar, Vasat
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tirit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Papara
Koca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Ağa, Bey, Büyük, Efendi, Er, Erkek, Eş, Geniş, İhtiyar, İri, Kişi, Kocaman, Moruk, Pir, Ulu, Yaşlı, Yüksek, Zevç
Vandöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Satıcı
Sağgörü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basiret
Heba Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahvetmek
Müteşebbis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girişimci, Teşebbüskâr, Girişken
İşaret Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göstermek
Sıyga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kip
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Fut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayak
Triko kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgü
Canavar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dev, Ejderha, Kurt
Ayırt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fark, Nüans
Mürai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlü, Alabık
Fiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paha, Değer, Eder, Bedel, Maliyet, Masraf, Hediye, Yükselmek
Yoğunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deniz, Kesafet, Kıvam, Trafik
Sefirikebir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi
Seyyanen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşit Olarak, Eşitçe
Abırsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz, Hayasız, Utanmaz
Uçak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayyare
Er kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erkek, Asker, Yiğit, Kahraman, Sahip, Yetenekli, Kişi, Koca, Mert, Nefer, Zevç, Ehil, Erken
Kaşane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süslü Köşk, Saray
Karar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesin Yargı, Azim, Ölçülü, Hüküm, Rey, Tartı
Caba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılıksız, Bedava, Bundan İlave, Üstelik
Sasıma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tefessüh
Birdenbire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ani, Aniden, Ansızın, Gafleten, Yekten, Hemencecik, Beklenmedik Anda
Sağlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahip Olmak, Bulmak, Çıkarmak, Elde Etmek, Getirmek, Hazırlamak, Kurmak, Temin Etmek, Uydurmak
Taşıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Vasıta
Esaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutsaklık, Kölelik, Boyunduruk
Yüreklilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cüret, Güven, Yürek
Sem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zehir
Palas Pandıras kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Telesik, Çarçabuk
Nahif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Çelimsiz, Zayıf
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.